Düşünün ki 13 yaşındasınız, evde sürekli bağırışan ve sizi pek de anlamayan ebeveynleriniz, nefret ettiğiniz ve neden orada olduğunuzu çözemediğiniz ama gitmek zorunda olduğunuz "okul" denen bir kurum var...Üstelik halihazırda iki kez sınıfta kalmışsınız... Oysa içinizden gelen "ellerinizin çalışması", işte tam da bu yüzden en güzel dakikalarınız dedenizle onun marangoz atölyesinde geçiyor...
Anna Gavalda´nın ilk çocuk kitabı "35 Kilo Tembel Teneke" birçok açıdan beni etkiledi. Okul başarısı ve hayat başarısının mutlaka pozitif bir korelasyonda olmadığına inancımı pekiştirirken, haylaz ve işe yaramaz "gözüken" bir çocuğun aslında gerçekten yapmak istediğini bulup dönüşmesini izlemek heyecan verici idi. Hikayedeki "dede" karakteri aslında çok acıdığım bu oğlancığın hayatında bir ışık...
Anasınıfı öğretmeninin iki sözü ise bence kitabın özeti "başarılı bir gün bir şey ürettiğimiz gündür" ve "bu çocuğun süzgeç gibi bir kafası, peri gibi parmakları ve kocaman bir yüreği var. Bunu değerlendirmeyi başarmanız gerekiyor". Her çocuğun kendilerini tanımayı ve anlamayı başaran bir öğretmeni olması dileğiyle....
Anna Gavalda Kimdir? ( Bilgiler Günışığı Kitaplığı internet sitesinden alınmıştır )
